Uluslararası marka değerleme şirketi Brand Finance, 2023 yılı için “Türkiye’nin En Değerli Markaları-Türkiye 100” araştırmasını tamamladı. THY, 2019, 2020, 2021 ve 2021 yıllarında olduğu gibi 2 milyar dolarlık marka değeri ile listede birinci sırada yer aldı. 2022. Böylece Türkiye’nin en değerli markası ünvanını koruyan şirket, marka değerini bir önceki yıla göre yüzde 26 artırarak bu başarıyı yakaladı.
ARÇELİK DERECE 2
THY’yi 1 milyar 500 milyon dolarla Arçelik izledi. Vestel ise 927 milyon dolarlık marka değeri ile üçüncü sırada yer aldı. Garanti BBVA bir önceki yıla göre 3 sıra yükselerek 767 milyon dolar ile 4. sırada yer alırken, İş Bankası 736 milyon dolar ile 5., 589 milyon dolar ile BİM 6., 560 milyon dolar ile Ziraat Bankası 7., Ford Otosan 543 milyon dolar ile 8. sırada yer aldı. milyon dolar. İnci, Turkcell 532 milyon dolarla 9’uncu, Akbank 490 milyon dolarla 10’uncu sırada yer aldı.
3 YENİ MARKA LİSTEYE GİRDİ
Bu yıl çeşitli iş kollarından 3 yeni marka listeye dahil oldu. Şölen, Ege Profil ve Desa listeye girmeyi başardı. İlk 100’de yer alan markaların değerinde en yüksek artış yüzde 153 ile Aktifbank ve yüzde 101 ile Anadolu Isuzu’da gerçekleşti. Söz konusu dönemde marka değerinde en fazla düşüş yüzde 64 ile Aytemiz’de yaşandı. Bu markayı yüzde 61 ile Anadolu Sigorta, yüzde 56 ile Brisa izledi.
“EN DEĞERLİ 100 MARKA TOPLAM DEĞERİ 15,6 MİLYAR DOLAR”
Brand Finance Türkiye Müdürü İlgüner, araştırma sonuçlarını değerlendirdi. İlgüner, en değerli 100 markanın toplam maliyetinin 15,6 milyar dolar olduğunu ve neredeyse geçen yılın fiyatına (16 milyar dolar) yaklaştığını söyledi.
Araştırmaların başlangıç noktası olan 2007 yılına göre toplam değer kaybının son 3 yıldır üst üste devam ettiğini belirten İlgüner, Türk lirası ve kur arttıkça firmaların marka değerlerinin de istenilen seyire gelebileceğini belirtti. markaların kendileri değer kazanır.
Ilgüner, 20’nci yılına giren ve 384 markayı kapsayan Turquality çalışmalarının cari açığa olumlu katkı yapması gereken değerli markalar için artırılması gerektiğine işaret ederek, “Kamu, özel sektör tüm taraflar harekete geçmelidir. firmaların marka değerinin artırılması, katma değerli üretim ve ihracat için koordinasyon içinde ‘Marka Türkiye’ girişimleri de bu amaçla entegre strateji ve politikalar üretme sürecini harekete geçirecektir.” söz konusu.
